Carl Sagan! Canım Carl Sagan! Eşsiz bir beyin ve eşsiz bir adam bana göre. Keşke ölmeseydi dediğim nadir adamlardan… neyse, gelelim kitaba.
Çoğu kez Carl Sagan’ın yaptığı konuşmaların, makalelerin toplandığı kitaplara denk geldim. Bir kısmında çok eğlendim, açıkçası bir tanesini de yarım bıraktım. Ama bu kitabı diğerlerinden çok farklıydı. Yeri geldi Einstein’ı anlatırken beni kahkahalara boğdu, yeri geldi bir bilim kitabı yazarını eleştirdi. Bazen gök taşlarına yolculuk yaptırıp bazen de Mars’ı beraber inceledik. Çevre koşullarına değindik ve insanların bu Dünya’yı nasıl da yok etmeyi başardığını eleştirdik. Bazı bölümlerde canımızı sıkmış olsa da çoğu bölümü yine bizlerin anlayacağı şekilde yazmayı başararak biz sıradan ölümlülere yine bilimi sevdirecek bilgiler verdi. Bilim kurgu romanları ve filmlerine bile yolculuk yaptık bu kitapta Sn. Sagan ile beraber.
Zaten kitabın adının altında “bilim aşkı üzerine düşünceler” diye bir ek başlık da bulunmakta. Gerçekten hayatını bilime admış ve bu uğurda birçok şey başarıp, birçok ilke adım atmış birisi olarak Sagan’ın beyninde yolculuk yapmak çok keyifliydi. Sanırım kendisinin okumadığım bir kaç tane kitabı kaldı. Yavaş yavaş onları da okuyup Dünya’ın en zeki ve entellektüel sayılı adamlarından bir tanesinden eğitimimi tamamlamış olacağım. Richard Dawkins bir, Carl Sagan iki numaradır benim için. Ve bu adamlara ulaşmamı sağlayan Yuval Noah Harrari’yi de unutmamak lazım. Seviyorum sizi beyni çalışan ve üreten bilim insanları!
Bu yorum da böyle sevgi dolu olmuş olsun bakalım.
Sonraki kitapta görüşmek üzere…
Herkese iyi okumalar…
